Yaşar Geler

Son genel seçimlerden başlayan olumlu bir süreç son yerel seçimlere de yansıdı ve ülkede siyaseten normalleşme durumu ülkede hâkim olmaya başladı.

Ülkede geçim sıkıntısı çeken milyonlar devreye girdi.

Ülkede yerini yurdunu, malını mülkünü, toprağını, işini gücünü kaybedenler devreye girdi.

Ülkenin bekasının güvenlik sorunu olmadığını anlayan milyonlar devreye girdi.

Ülkenin demografik olarak değişiminden rahatsız olan milli unsurlar devreye girdi.

Ülkesinde yabancılaşma korkusu ve endişesi taşıyanlar devreye girdi ve siyaset yelpazesi değişmeye başladı. Bu değişimle birlikte yetki verdiği siyaset kurumları da değişti.

Son seçimlerde özellikle yerel bazlı değişim ülkenin yüzde yetmişinde açık ara CHP güveni etrafında birleşti. 

Daha önce de çok defa yazdım ama yine de yazma gereği duyuyorum. Özellikle biz basına yansıyan haberler yavaş yavaş istemediğimiz ve özellikle de şikâyet ettiğimiz durumların da yaşanmaya başladığını ne yazık ki görmeye başladık.

Yani özetle “burnumuza güzel kokular” gelmiyor. Pis kokuları da burnumuzda istemiyoruz.

Vatandaş olarak şunları asla ve asla görmek istemiyoruz:

Cumhuriyet Halk Partisi gibi ülkenin kurucu iradesi bir partinin yetmiş yıl aradan sonra elde ettiği bu başarının güç zehirlenmesine dönüşmesini istemiyoruz.

Elinizde bulunan alanları eş, dost, akraba, yeğen, amca, dayı, teyze vb ilişkilerle yönetmenizi istemiyoruz.

Herhangi bir partilinizin bir yere adaylığı gerçekleşmediği için onu onore etme adına şayet ekonomik durumu iyi ise, işi gücü varsa asla ve asla onu bir yere atamanızı istemiyoruz. Şayet o kadrolara atama yapacaksanız milyonlarca iki üç okul bitirmiş işsiz güçsüz evde oturan gençlere, halk tabanlı gençliğe fırsat verin. Sınav yapın ve başarı oranına göre onları değerlendirin.

Kazandığınız güçle siyaseten sizin partinizin ilkelerinin kıyısından, kenarından dahi geçemeyecek kişi ve kurumlarla ilişki kurmayın. 

Tabanınızın güvenini bir kere daha kaybetmeyin. Bu güven kaybolursa bu ülke bir yetmiş yıl daha beklemek zorunda kalmasın.

Vatandaş şimdi “CHP ne yapıyor?” diye soruyor.

Vatandaş CHP’den kuruluş ayarlarına dönmesini ve kendini günün koşullarına uygun bir şekilde güncellemesini bekliyor.

Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere çok güzel örnek çalışmaları olan vatandaş odaklı projeler geliştirmesini bekliyor. Eş dost kayırıcılığını değil. 

Hani seçim sürecinde “yerinde siyaset” diye bir kavram gelişmişti. Yereldeki yönetimlere o kentin yerel insanlarının atamalarının yapılması esas alınacaktı ama görüyoruz ki ondan da sapmalar başladı. CHP yöneticileri bu sapmaları düzeltin. Yoksa yarın çok geç olacak, haberiniz ola!