-
Necmettin Aslan
Tarih: 24-10-2025 13:00:00
Güncelleme: 24-10-2025 13:00:00
İstanbul’un Kalbinde Saklı Masal
İstanbul…Bir harita üzerinde sadece bir şehir değil; bir duygunun, bir hatıranın, bir özlemin adıdır. Her taşında bir tarih, her sokağında bir nefes gizlidir. Yedi tepesiyle kucak açan bu şehir, kimi zaman bir sevdanın başlangıcı, kimi zaman ise bir vedanın sessiz şahididir.
Sabahın erken saatlerinde vapurların dumanı Boğaz’a karışırken, şehrin kalbi Galata’dan Kadıköy’e kadar atmaya başlar. Martıların sesine karışan simitçilerin naraları, İstanbul’un en eski melodisidir belki de. İnsan, o sesleri duyunca çocukluğuna, bir yaz sabahına, belki de çoktan unutulmuş bir anısına döner.
Güneş yükseldikçe şehrin rengi değişir. Eminönü’nde alışverişe çıkan kalabalıklar, Beşiktaş’ta kahvelerini yudumlayan insanlar, Üsküdar’da denize dalıp düşüncelere gömülenler… Her biri aynı şehrin farklı hikâyelerini yaşar. İstanbul, milyonlarca hayatı aynı gökyüzü altında toplar; hiç kimseyi birbirine benzetmeden.
Ama bu şehrin en büyüleyici yanı belki de geceleridir.
Geceleri İstanbul, susmaz; sadece fısıldar. Kulelerin ışıkları Boğaz’a düşer, rüzgâr Galata’nın taş sokaklarında dolaşır. Bir yanda sokak müzisyenleri, diğer yanda kendi sessizliğinde kaybolan insanlar...
Her köşede bir hikâye, her hikâyede bir masal gizlidir.
Ve işte o masal, bazen bir vapurun penceresinden dışarı bakan bir gencin gözlerinde başlar. Bazen yaşlı bir kadının “eski İstanbul”dan bahseden cümlelerinde yeniden hayat bulur.
İstanbul, yaşayanların değil; hissedenlerin şehridir.
Kimi zaman trafiğine, gürültüsüne, karmaşasına kızarız. Ama sonra bir gün batımında Boğaz’ın üstünde eriyen ışıkları görünce, bütün öfkemiz bir anda unutulur. Çünkü İstanbul, affettiren bir şehirdir. Seni yorar ama sonra bir manzarayla gönlünü alır.
Bu şehir, zamanın bile geçmekte zorlandığı yerdir. Tarihiyle, kokusuyla, sesleriyle…
İstanbul, bir masal değildir sadece; o, her gün yeniden yazılan bir hikâyedir.
Ve o hikâyenin içinde, hepimiz biraz varız
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- "Ardahan’da Bir Nostalji Yolculuğu
- Doğru Yerde Değerini Bulmak
- Ardahan’da Gençlik: Büyümek, Üşümek ve Aşık Olmak
- Dünya: Masum Bir Çiçek mi, Yoksa Kudretli Bir Fırtına mı?
- Bir Yüreğin Ardahan’a Sığdığı Günler
- Gölge Değil, Rehber Olan İnsan
- Ağlama Ey Cân, Dağların Yazdığı Şiirdir Yüreklerimiz
- Kızını Oynatıp Para İsteyen Baba Kılıklı Cani!
- Naber Bebiș Sendromu: Sahnede Kahkaha, Sokakta Kıyamet
- Sahte Karakolun Gerçek Hikâyesi
- Ben Çıldır Gölü...
- İnsanın Gerçek Değeri: Elde Ettikleri mi,? Yoksa Vazgeçtikleri mi?
FACEBOOK YORUM
Yorum