-
Necmettin Aslan
Tarih: 16-09-2025 16:09:00
Güncelleme: 16-09-2025 16:20:00
Ben Çıldır Gölü...
Ben, Çıldır Gölü
Benim adım Çıldır.
Binlerce yıldır Ardahan ile Kars’ın arasında, 1.959 metre yükseklikte, 123 kilometrekarelik yüzümle bu toprakların kalbine serildim. Bazen “Palakatsio” diye çağrıldım, bazen Osmanlı’nın hudut defterlerinde zikredildim, bazen de Rus işgallerinin suskun tanığı oldum. Ama ben hep buradaydım: donarak, çözülerek, yeniden hayat vererek. ¹
Eskiden bütün kıyılarım Çıldır ilçesine aitti. Doğduğum yer, adımı aldığım topraklar orasıydı. Sonra gün geldi, insanlar kâğıtlara çizgiler çekti. Batı kıyımda yaşayan 8 köy, Arpaçay’a bağlandı. O gün ben ikiye bölündüm: Doğum yerim Çıldır’da kaldı, batı yakam Arpaçay’a geçti. İnsanların kalemle böldüğü bu çizgiler, sularımın üstünde ince bir gölge gibi durdu.
Ama ben kimseyi ayırmadım.
Doğu kıyımda Ardahanlı çocuklar kışın buz üstünde kızak kaydı. Batı kıyımda Karslı balıkçılar sabahın alaca karanlığında kayıklarını suya bıraktı. Yazın martılar kanatlarımı süsledi, kışın atlı kızaklar sırtımda turistleri gezdirdi ². Bir yanımda balıkçı ağlarının şakırtısı, öte yanımda kahkahaların yankısı duyuldu.
Ben nice sınırlar, devletler, ordular gördüm. Gürcü prensliklerinin şarkılarını duydum, Selçuklu atlarının nal seslerini işittim. Osmanlı sancağının gölgemi kapladığını da gördüm, 19. yüzyılda Rus askerlerinin kıyılarımda mevzilendiğini de. Ama kim kazanırsa kazansın, kim kaybederse kaybetsin, ben aynı yerde kaldım. Çünkü ben toprağın değil, zamanın malıyım.
Bana sık sık sorulur: “Çıldır Gölü kimin?”
Ne sadece Çıldır’ındayım, ne yalnızca Arpaçay’ın. Ne Ardahan’ın defterine sığarım, ne Kars’ın tapusuna. Ben, beni seven herkesinim. Beni kirletmeyen, suyumu koruyan, kıyımda dua eden herkesin.
Benim için önemli olan kimin olduğum değil, nasıl yaşatıldığım. Çünkü kurursam, kirlenirsem, unutulursam Ardahan da kaybeder, Kars da. Ve bu toprakların çocukları, martılarımın sesini, kızaklarımın şarkısını, balıklarımın bereketini kaybeder.
Ben Çıldır Gölü’yüm.
Gerçek sahibim, sınırları çizenler değil; bana sevgiyle bakan gözler, kıyımda sabırla bekleyen balıkçılar, buz üstünde kahkahalarla kayan çocuklardır.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- İnsanın Gerçek Değeri: Elde Ettikleri mi,? Yoksa Vazgeçtikleri mi?
- Ardahan’da Göç: Tarihsel, Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Boyutları
- 1071 Malazgirt Zaferi: Anadolu’nun Kapılarının Türklere Açılışı
- Doğanın ve Kültürün Kesiştiği Şehir Ardahan
- Barışın Teminatı Kıbrıs Barış Harekâtı
- Dünyanın En güzel Kadını Kraliçe Nefertari (Nefertari Merytmut, Mut-Nefertari)
- Gerçekliğini Kaybeden Doktirin Brejnev Doktrini
- Kundalini ve Beyin
- Derin İnsan Olmayı Başarıyormuyuz...
- Türk Gizli Örgütü Börü Budun İddiası
- Kendimiz le Celişkilerimiz
- Kendimiz Olmak İçin Cesaretlimiyiz....
FACEBOOK YORUM
Yorum