Doç.Dr.Sümeyye Budak

Nitelikli bir insanı tanımayı bir dağa yaklaşmaya benzetmiştir  Kierkegaard. Uzaktan baktığınızda yalnızca bir dağ görürsünüz lakin yaklaştıkça o dağ gözünüzde enginleştikçe enginleşir, ululaşır ve nihayet en yakınına geldiğinizde bütün ufkunuzu kaplar demiştir. Eşim Burkay sayesinde tanışma fırsatını yakaladığım değerli Saffet amcamız da bizim için bir ihsan, ulviyet, fedakarlık ve adanmışlık dağı olarak tanıdıkça enginleşmiş, ululaştıkça da tüm ufkumuzu sarmıştır. 

 

Bu sebeple de Saffet Amcayı tanıdıkça toplumda ahlak sahibi bir fert olmak, siyaseti amacına uygun sadece halkı için yapmak, evinde bir derdin altında ezilen sıradan halktan birinin sırtındaki dert küfesini hafifletmek gibi günlük hayatta göze çarpmayan mucizevi dokunuşları da çokça görüp öğrenir, yaşamlarımıza da tatbik ederek bu değerli engin dağı ufkumuz haline getirebiliriz.

 

Çünkü kendisinin sıklıkla söylediği “Ben yeni nesillere örnek olma sorumluluğuna sahibim duruşuma, sözlerime ve davranışlarıma her an dikkat etmeliyim” sözü ancak onu kendisine örnek alan bizlerin, bu sorumluluğun üstümüze düşen paresini kaldırmasıyla misyonunu tamamlayacaktır.

 

Saffet amcayı tanımak, konuşmalarını dinlemek, hayata topluma ve siyasete karşı tavrını, duruşunu anlamak biz onu tanıyanlar adına çok ciddi bir ayrıcalıktır. Bu nedenle kendimi ve onu tanıma şansına nail olanlarımızı, bize düşen sorumluluk konusunda kalbi teşekkür sahibi olmaktan ve kabımızı doldurmaktan mesul görüyorum.  Kendisinin de söylediği gibi “İnsanlar, insanların kendilerine nasıl hissettirdiğini unutmazlar”. Bu değerli sözlerine katılarak bizleri her zaman çok çok özel hissettirdiği için sonsuz teşekkürlerimizi kendisine sunuyorum.